Kent Soylu Yaşama Geçerken, EYÜP
Kent Soylu denilince köylü, işçi ya da soylu sınıfına dâhil olmayıp, sosyal statüsünü ve gücünü, eğitiminden, işveren konumundan ve zenginliğinden alan kentli kişi olarak bilinir. Eyüp ilçesi, geçmişte Haliç kıyısındaki fabrikaların olması sebebiyle köylerden göçler almış bu göçlerle birlikte dönüşümler yaşamış bir ilçe olmakla bilinir.
Dönüşümün sırası mevcut piyasa konjonktürüne göre inşaatla ölçülünce, Eyüp ilçesindeki Kentsel ve Rantsal dönüşüm dedikoduları veya duyumlar artarak devam etmekte. Eyüp ilçesinin en bakir fakat en hızlı kentleşmiş kısmı Göktürk'ten sonra iştah kabartıcı alanlarından Haliç sahil hattı, Alibeyköy Vadisi ve Vialand AVM çevresindeki mahallelerle önümüzdeki 5 yıllık sürecin nasıl ilerleyeceğini merakla izleyeceğiz.
Öncelikle Kent Soylu yaşama karşı olunmaması gerektiği vurgusunu yaparak, tabi ki Eyüp mahallelerindeki emekçi ? işçi yurttaşlarında güvenlikli, planlı ve düzenli sitelerde yaşama hakları olduğunu dile getirmeliyiz. Yıllarca fabrikalarda çalışarak biriktirdikleriyle kimi kendi olanaklarıyla bugünlere kadar müstakil veya küçük ölçekli apartmanlarda bugünlere kadar yaşamlarını çok iyi koşullarda olmasa da sürdürdüler.
Fakat yıl 2015 olmuşken ve Büyük bir İstanbul Depremi kapıdayken yaşadığımız yapıların sağlamlığı her zaman soru işaretleriyle dolu olacak. Sonuç itibariyle yapıların yapım aşamasında kullanılan malzemelerin; zamanın şartlarına göre (Deniz kumu, Az çimento, Hurdadan Çekme Demir vs.) gibi yaklaşık 40- 50 yıllık binalarda yenilenme, yenilenirken daha düzenli bir şehirleşme ve mülk sahiplerinin yerinde dönüşümüyle (Rantsal olmayan) sağlıklı mahalleler oluşması en büyük temennimiz olacaktır. Tabi bu "Yerinde, Rantsal olmayan dönüşüme" mahalle sakinlerinin örgütlülüğü ve dayanışması da büyük rol oynayacaktır.
2015 yılına girerken, Eyüp'teki Havaalanı ve 3. Köprü Bağlantı yollarından, Haliç sahilindeki projelere veya Tramvay projelerine kadar pek çok değişiklik ve bu değişikliklerle birlikte çevresel değer artışlarıyla bölge yeşil anlamında bir kıyıma uğrayacağı kaçınılmaz. Bu noktada yapılabilecekleri bölge halkı olarak yapmadığımız takdirde, kuzeyden gelen tertemiz Kemerburgaz Rüzgârlarımız da artık kesileceğe benzemekte.