Ferzan Özer Ailesi’nin 1895 yılında göç etmek zorunda kaldığı Manastır’ın Kajan Köyü’nde yapımına öncülük ettiği Camii’nin açılışı yapıldı.
Açılışa İstanbul’dan gelen Rumeli sivil toplum kuruluşları temsilcileri, Kuzey Makedonya sivil toplum kuruluşları, kanaat önderleri, Arnavut Müftülüğü temsilcileri ve Manastırda bulunan Müslüman vatandaşlar katıldı.
Açılış öncesi Ferzan Özer ve açılışa gelen heyet Kajan Köyü mezarlarlığını ziyaret etti. Ferzan Özer İstanbul’dan getirdiği suyu ailesinin mezarlarına dökerek dua etti.
Camii açılışı Kuran’ı Kerim Tilaveti ile başladı. Yapılan dualar sonrası köyde ilk ezan okundu ve 70 yıl sonra ilk namaz kılındı.
Ferzan Özer açılış sonrası Kajan Köyü’nde yüzelli kişinin katıldığı iftar programı organize etti.
Ferzan Özer iftar sonrası yaptığı açıklamada “Bugün çok mutluyum. Atalarımın yıllar önce göç etmek zorunda kaldığı topraklarda yıllar sonra tekrar ezan sesinin duyulmasına vesile oldum.
Şunu öncelikle belirtmek istiyorum. Camiimizi birçok arkadaşımızın katkısı ile yaptık. En çok emeği geçen köyümüzün Müslüman sakini Diturim Restemevski oldu. Camii’nin arsasını bağışladı ve yapımını koordine etti. Allah maddi manevi emeği geçenlerden razı olsun.
70 YIL SONRA İLK EZAN
Köyümüzde 1950’ler de camii yıkılmış. 70 Yıl sonra ilk ezan okundu ve ilk namaz kılındı. Kimin yaptırdığının bir önemi yok. Önemli olan 70 yıl sonra tekrar ezan sesinin minareden okunmasıdır.
TÜRKİYE ÖZ VATANDIR
Camiimizin ibadete açılması Türkiye Cumhuriyeti’nin bu coğrafyadaki varlığını devam ettirmesi anlamında çok önemlidir. Burada yaşayan Türkler ve Arnavutlar Türkiye’yi çok önemsiyorlar. Türkiye’nin varlığını yaşamlarında bir güvence olarak görüyorlar. Türkiye burada yaşayanlar için öz vatandır.
BALKANLARDA ÇOK SAYIDA MÜSLÜMAN TÜRK YAŞIYOR
Bildiğiniz gibi Balkanlarda birçok Müslüman yaşamaktadır. Kuzey Makedonya’da, Kosova’da, Bosna’da, Sırbistan’da ve Arnavutluk’ta önemli sayıda Müslüman soydaşlarımız yaşıyor. Yakın zamanda çok acılar yaşadılar. Onların birçok akrabası ise Türkiye’nin dört bir tarafında yaşayan Rumelili vatandaşlarımızdır. Yani bizleriz. Bizler Balkan topraklarında yaşayan Müslüman insanlarla etle tırnak gibiyiz.
BALKANLARDA DİLİNE DİNİNE SAHİP ÇIKTILAR
Osmanlı İmparatorluğu yıkılınca bu topraklardan göç Türkiye’ye göç etmek zorunda kaldılar. Geride kalanlar ise çok zorluklar yaşadılar. Birçok zorluk altında bu topraklarda dinini ve dilini yaşamaya ve yaşatmaya çalıştılar. Kalpleri Türkiye için atıyor. Bugün buralarda Türkçe konuşuluyorsa, ezan sesi duyuluyorsa bunu bu insanlara borçluyuz.
TÜRKİYE’NİN SINIRLARI BALKANLARDAN BAŞLAR
Bizler sınırları Balkanlardan başlayıp Çin’e kadar uzanan büyük Türk ailesinin fertleriyiz. Keşke daha fazla buralara gelip gidebilsek ve Balkan coğrafyasında yaşayan Rumelili vatandaşlarımıza daha fazla sahip çıkabilsek. Onların dillerini ve dinlerini daha rahat yaşamalarına yardımcı olsak.”